|
İki karanlık orman birbirini sevse ne olur,sevmese
Dillerin
ve yüzlerin altında başıboş zamanlar dolaşır Sokaklarda
bir kıç,bir penis,bir çocuk-köpek gibi Dolaştığım
zamanlar Varlığımı
koruyabilmek için Masaların
altında ellerimi,ayaklarımı Parçaladığım
zamanlar Zamanlar haindir, zamanlar muhbir İki
karanlık orman birbiriyle anlaşsa ne
olur, anlaşmasa Güvenmek
diye bir şey yoktur aslında Dillerin
ve yüzlerin altında başıboş korkular dolaşır Bense
korkumu ölümümün altına sakladım hep Korkumun
kokusunu aldılar Kaçtım
kovaladılar İki
karanlık orman birbirine güvense ne olur,güvenmese Sevmek
diye bir şey yoktur aslında Dillerin
ve yüzlerin altında başıboş yalnızlıklar dolaşır Uydurulmuş
anılar,sahte öyküler,hiç Kullanmadığım
yerlerimi bıraktım onlara, Yinede
son kapıma dayandılar Kapının
ardı karanlık deniz Denizde
masum,tetikteki sızım,son inancım Gördüler
onu Artık
şimdi o karanlık denizde “binlerce
hiç kimseyim” İki karanlık orman birbirini sevse ne olur,sevmese
Kendini Saklama Çiçekleri
seninle içinde
güvensizlik ağaçları küstüm
otları kendini
saklama çiçekleri özlem kirli bir kan gibi yüreklerimizi
boğmasın yalnızlık karanlık bir orman gibi
çökmesin
diye içimize biz aşk bahçemizi küçük
tuttuk
seninle önümüzde
dokunuşlardan uzak, insafsız
ve çok uzun bir kış var diye koca
bir yaz,kendini saklama çiçeklerini,
suladık
durduk yalnızca biz
aşk bahçemizi küçük, çok küçük tuttuk seninle... Istırabım sendeBiliyorum,konuşacak bir şeyimiz yokAma
yinede gözlerini al gel Elindeki
yarayı,suskunluğunu,acemiliğini Beni
birisi severse inanmam Seni
biri severse utanırsın Bilmediğin
bir hastalığa acımak için bile olsa gel Biliyorum,konuşacak
bir şeyimiz yok Ama ıstırabım sende,mutlaka al da gel
sen aslında çok eski bir şeye aşıksın künyeme
kazıdım
ölü doğmuş sevinçlerini, ölürsem
beni seninle ararlar şimdi bak,
incelirken zehirleniyorsun yavaş yavaş, beni
yanaşma ruhum boğuyor geceleri ölürsem
beni seninle ararlar şimdi yüreğim
paslı bir sarnıç gözyaşlarının
demi hala avuçlarımda sesleniyorsun
sevdaların kilitlendiği manastırlardan, yaşamak
güçlü olmak değildir her zaman... künyeme
kazıdım ölü doğmuş sevinçlerini, ölürsem beni seninle ararlar şimdi...
Kalbini bir ıssızlığa emzirirsinİncitir tenini Kim
olursa olsun sevişmek, İncitir
yüzleri olmayan bedenlerin Kimsesiz
hazları... Çarmıha
gerilmiş ruhlar Döner
boşluğun çarkında. Bir
elin burada,bu aşksız zamanlarda, Bir
elin yorgun kalbinde, Döner
bir gün döner diye beklersin, Tenini
incitmeden kalbinin kapısını açacak el, Eldeki
inceltilmiş büyü,sabır,yangın... Beklersin,beklersin... Beklerken Kalbini
bir ıssızlığa,umut dolu bir yokluğa emzirirsin...
|